Güneş: “Ürünlerin alım fiyatını devlet açıklarsa, çiftçi de tüccarın eline düşmez”
Kocasinan Ziraat Odası Başkanı Abdulkadir Güneş, çiftçilerin sorununa dikkat çekerek, çiftçilerin ürettiği ürünlerin fiyatlarını devletin açıklaması durumunda çiftçilerin de tüccarın eline düşmeyeceğini söyledi. Devletin gübre fabrikalarını denetlemesi gerektiğini de belirten Güneş, “Tarım Bakanlığının bürokratları bakan beye doğru bilgi verseler bu işlerin çoğunu çözeceğiz ama bilmiyorlar” dedi.
Kocasinan Ziraat Odası Başkanı Abdulkadir Güneş, yaptığı açıklamada çiftçilerin sorunlarına değindi. Çiftçilerin ürettiği ürünlerinin alım fiyatını devletin belirlemesi gerektiğini dile getiren Güneş, “Pancarın fiyatını devlet açıklıyor. Benim istediğimde bu. Çayın, fındığın fiyatını devlet açıklıyor. Devletimizden istediğimiz bu. Kabak çekirdeğinin fiyatını da Tarım Bakanlığımız ve ofis açıklasın. Alım yapmazsa yapmasın ama açıklasın. Piyasanın fiyatını belirlesinler. Bizi tüccarın önüne atmasınlar. Eğer devletin açıklamadığı bir ürün varsa biz otomatik olarak tüccarın eline kalıyoruz. Mesela buğdayı ofis bu yıl 2 bin 400 TL olarak açıkladı. Tüccarlar devletin açıkladığı fiyatın üzerinde alım yaptılar. ‘Eğer biz bunu 2 bin 400 TL’ye alırsak bizi tercih etmezler, orayı tercih ederler’ dediler. Biz 3 bin TL’ye kadar buğday sattık. Zaten devlet yüksek açıkladı. Devletin alım yapması önemli değil ama ofis çiftçinin ürünlerinin alım fiyatını açıklayacak. Vatandaş da tüccarın eline düşmeyecek. Bizim istediğimiz bu. Devletimiz her zaman babalığını gösteriyor. Çiftçinin elinde bir zaman fındık kalmıştı, devlet aldı. Geçen sene patates elimizde kalmıştı, Cumhurbaşkanımızın talimatıyla vatandaşın elinde kalan patatesi ofis aldı. Hiç kimsenin elinde patates kalmadı. Devlet zor zamanlarda bizim elimizden tutması gerekiyor. Ay çekirdeği ile kabak çekirdeğinde de ofisin mutlaka müdahale etmesi lazım. Bu konuda girişimlerimiz oldu” ifadelerini kullandı.
Gübre fiyatlarının pahalılığına dikkat çeken Güneş, “Şuan DAP gübresi 6 bin 700 TL. Eğer rahat üretim yapacaksak bana göre gübrenin fiyatının 3 bin 500 TL olması lazım. Bu paralara çiftçi gübre alıp tarlasına atamaz. O zaman da verim düşüklüğü olur. Devletimiz etkilenir, çiftçimiz etkilenir. Biz hiçbir tarlayı boş bırakmıyoruz. Tarlayı da nadasa da bırakmıyoruz. Türkiye’de 6 tane gübre ithalatçısı var. Devletimiz bunları çağıracak ‘Arkadaş, bu zaman kadar çiftçinin sırtından trilyonları kazandın. Bu sene de fedakarlık yap, biraz ucuz sat’ diyecek. Dışarda da pahalı. Gübre kurdan dolayı artmıyor. Gübre dışarıda dolar bazında pahalanıyor ama bunu çiftçi anlamaz. Çiftçi ‘ben üreteceksem bana ucuz gübre verin’ der. Kimseye bunu anlatamayız. Bu sene ürün çıkmadı. Yüzde 50-70 arasında zararımız var. Ürün bu sene para etti ama olmadığından dolayı para etti. Buna çözüm sağlayacaksak, devletimiz bu gübre fabrikalarına müdahale edecek. Ya da alım satımlarını denetlenmesi lazım” diye konuştu.
Çiftçinin ürettiği ürünün satış fiyatı ile markette satılan fiyatları değerlendiren Güneş, “Çiftçinin bu konuda hiçbir suçu yok. Ben her gün bu işi takip ediyorum. Benim çiftçim şuanda çekirdeği 11 TL’ye satıyor. Beni çiftçimin 11 TL’ye sattığı çerezlik çekirdek, kuruyemişçi de 30 TL. Bunun denetlenmesini devlet yapacak, ben yapamam. Eğer çiftçiden çekirdek alındıysa, alıcı makbuzunu kessin, kaça alındığını görür. Vergi de kaçıramazlar. Benim çiftçim 11 TL’ye çekirdek satarken, sen 30 TL’ye çekirdek alıyorsan ben çiftçimin hakkını yiyen adama hakkımı helal etmem. Ben bunun halcilerden kaynaklandığını zannetmiyorum. Komisyonu belli. Halden faturasız mal çıkmaz. Bunu birileri rant kapısı olarak görüyor ve fırsatçılık yapıyor. Nohudu geçen sene 4 lira 50 kuruşa sattım. Markete gittiğimde nohudun kilosu 15 TL. Bu vicdan değil. Patates tarlada 1.5 TL, markette 4 TL. Bu vicdan değil. Çiftçimin ürettiği süt 3 TL, markette 8 TL. 3 TL’lik süt markette 8 TL olmaz ki. İnsaf yani. Bu çiftçinin hakkını ödeyemezler. Cumhurbaşkanımız düğmeye bastı. Bunu yapan kimse devlet bulsun ve gereğini yapsın” şeklinde konuştu.
“Bizim ürettiğimiz Türkiye’ye yeter” diyen Abdulkadir Güneş, “Yeter ki insanlar dürüst olsun. Adamın parası var, samanda kriz gördüğü zaman gidip saman stokluyor. Karaborsa yapıyor. İlgisi alakası olmayanlar saman stokluyorlar. Ben çiftçimin sattığı samana pahalı demem ama çiftçinin 300 TL’ye sattığı samanı parası olan adam stok yaptıysa devlet olan müdahale etsin. Türkiye’nin samanı da arpası da kendine yeter. Kuraklık olur, o zaman dışarıdan getirebiliriz” dedi.
“Arpayla çavdarı seçemeyenler Tarım Bakanlığı’nda bürokrat oluyor”
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemir ile çiftçinin sorunları için görüştüğünü dile getiren Güneş, “Tarım ve Orman Bakanımıza 45 dakika görüşüp bu sorunları anlattım. Bakanımıza ‘Eğer sana biri gelip de taşra da çiftçi kazanıyor, buğday eken kazanıyor, hayvancılıktan para kazandık’ derlerse inanma dedim. Zaten bizim sıkıntımız işi bilmeden anlatanlardır. Yanlış bilgi verenler bizi sıkıntıya sokuyor. Özellikle Tarım Bakanlığının bürokratları bakan beye doğru bilgi verseler bu işlerin çoğunu çözeceğiz ama bilmiyorlar. Arpayla çavdarı seçemeyenler orada bürokrat oluyor” ifadelerini kullandı.