Başkan Altun: "CHP’nin hiç olmadık zamanda gündemi değiştirecek kan pompalayan bir damarı var"

Başkan Altun:

Başkan Altun: "CHP’nin hiç olmadık zamanda gündemi değiştirecek kan pompalayan bir damarı var"

Saadet Partisi Kayseri İl Başkanı Erdal Altun, "CHP’nin hiç olmadık zamanda gündemi değiştirecek kan pompalayan bir damarı var" dedi.
Saadet Partisi Kayseri İl Başkanı Erdal Altun, CHP Kayseri Milletvekili Aşın Genç’in Kayseri Valisi Gökmen Çiçek ile ilgili yaptığı açıklamanın kendisine de Kayseri’ye de yakışmadığını söyleyerek, "Öncelikle şunu ifade edeyim, Aşkın Genç aslında çok mütevazi ve beyefendi bir kişilik. Şahıs olarak sevdiğimiz bir insan, siyasetteki kibar insanlardan bir tanesi. Bu çıkışı bizi de hayrete düşürdü ama ben eleştirirken şu yönünü ele aldım. Bunu ifade etmekten de gocunmuyorum. CHP’nin içerisinde bir damar yolu var ki tam da ansızın, hiç olmadık bir zamanda gündemi değiştirecek bir kan pompalıyor. Bahsi geçen ziyaret birkaç ay önce olmuş, sonra bir dernek vasfı ile ziyaret edilmiş. Bu gayet doğaldır. Sayın valimizin Kayseri ‘de yaptıklarına biz de izliyoruz, takdir ediyoruz. Ortaya koyduğu projeler var ki bunun da meyvelerini şehrimiz almaya başladı. Şehre bu denli bir katkı sağlamış bir mülki amir. Kayseri’ye yaptığı çalışmalar bir tarafa ama diğer tarafta da bu şehrin mülki amiri. Herkes ziyaret edebilir. Bir dernek, cemaat, başı sıkışan bir vatandaş dahi ziyaret edebilir. Eleştiri dozunun ona göre ayarlanması lazım. 21. yüzyılda biz hala dönüp de 28 Şubat’ın ülkemize ve bize yaşattıklarını unutmamışken, kılık kıyafet noktasında herkes istediğini giyebilir. Herkes giderken takım elbiseli gitmek zorunda değil. Herkes düşüncesini yansıtan kıyafeti giyme özgürlüğüne sahip. Özgür bir ülkeden bahsediyoruz. Yaklaşım tarzını eleştirdik ama ben CHP’den bir geri dönüş almadım. Ben yanlış bir şey söylemedim. Olayın bu kadar büyümesine de gerek yoktu. Aşkın bey o çıkışı yapmayacaktı. Yakışmadı, şehrimize de yakışmadı ve burada ülkemiz açısından olaylara bakış açımızı değiştirmemizde fayda var" dedi.
"Biz depremlerin sadece tarihlerini anmakla meşgulüz"
Başkan Altun, depremlerin sadece tarihlerinin hatırlandığını fakat yönetmeliğin hayata geçirilmediğini söyleyerek, "Biz depremleri oluş tarihlerinde hala anmakla meşgulüz. 1999 depremi ile ilgili Kayserimizde bir anıt var. Tahmin ediyorum ki her ilde de var. Sadece sene-i devriyesinde anmakla meşgulüz. Deprem yönetmeliğimiz eğer harfiyen uygulanmış olsa gerçekten muazzam bir yönetmelik. Fakat uygulama hususunda doğru adımların atıldığı kanaatinde değiliz. Konuşulma kısmında gayet güzel gidiliyor, icraat kısmına gelirsek bundan sonra Kayseri’de herkes çıkabildiği kadar gökyüzü bizim, şerefiye bedelini öderim istediğim kadar çıkarım diyemeyecek. Güzel ama peki şimdiye kadar yapılanlara ne yapacağız? Kahramanmaraş depremi olana kadar bitmiş olan inşaatlara ne yapacağız? Nasıl bir çözüm bulduk? Önümüze bir yatırım maliyeti problemi geliyor. Biz her şeyde tasarrufsuz bir şekilde ilerliyor, itibarımız namına her şeyi yapabiliyoruz ama burada insan canı söz konusu olduğu zaman tasarruf etme ihtiyacı duyuyoruz" ifadelerini kullandı.
Piyasalarda denetimsizlikten kaynaklı bir standart olmadığını söyleyen başkan Erdal Altun, "Piyasada aslında şu anda bir standart yok. Denetimsizlik hat safhada. Yalnız şöyle ilginç bir durum var; pandemi de geldi bu memlekete. Biz aslında deneme-yanılma yoluyla bir şeyler yapmaya çalışıyoruz sürekli. Bilime dayalı çalışmalar ortaya koysak bir standardı vardır. Pandemide dediler ki zincir marketler züccaciye eşyası satmasın. Orayı jelatinle kapattılar. Çizgi film gibi trajikomik. Böyle bir karar alınıyorsa o raf oradan kalkacak. Bizim bir düzenimiz yok. Fiyat istikrarının olmamasındaki sebep de bakanlık diyor ki ‘Bunu gördüğünüz zaman ihbar edin biz çökelim tepesine. Biz vatandaşı neden muhbir tutuyoruz? Vatandaşın işi gücü yok da araştırma yapıp şunu gelip ihbar edeyim mi desin. Sağlıklı bir uygulama değil. Neden vatandaşımızı muhbirliğe alıştırıyoruz?" dedi.
Başkan Altun, Kayseri’de adrese teslim işlerin bırakılması gerektiğini söyleyerek, sözlerine şu şekilde devam etti:
"Şehrimizde bazı uygulamalar adrese teslim yapılıyor. Biz bu şehirde yaşıyoruz. Bu adrese teslimleri artık bırakalım. Yapılmıştır yapılmamıştır onu yorumlamam. O bizim işimiz değil, adaletin işi ama bu ülkede bu memlekette sadece CHP’li belediyeler mi yolsuzluk yapıyor? Ya da CHP’li belediyelerin yaptıkları mı yolsuzluk sayılıyor? Buradaki ihaleyi Kayseri Büyükşehir Belediyesi CHP’li bir belediye olsaydı görevden alınma nedeniydi. Tasarruf tedbirlerinin olduğu bir dönemde davet usulü ihale ile pazarlık etmeden tek bir firmanın girdiği ihale. Şubat ayında 2 firma yarışmış ama fiyat düşmemiş. Yaklaşık maliyet 175 milyon TL ama ihale yine a firmasına 187 milyon TL’ye verilmiş. Yaklaşık maliyetin üzerinde. Biz muhalefet olarak yanlış olan olayları gündeme getireceğiz. Araştırmak da adaletin işi."