Doç. Dr. Karagöz: “Vücuttaki demir ve B12 vitamin düzeyine bakılmalı”

Doç. Dr. Karagöz: “Vücuttaki demir ve B12 vitamin düzeyine bakılmalı”

Doç. Dr. Karagöz: “Vücuttaki demir ve B12 vitamin düzeyine bakılmalı”

Memorial Kayseri Hastanesi İç Hastalıkları Bölümü’nden Doç. Dr. Hatice Karagöz, kadınların sağlıkla ilgili sorularını yanıtladı.

Melikgazi Belediyesi’ne bağlı Gesi Kamp Merkezi’nde düzenlenen söyleşiye katılan Doç. Dr. Hatice Karagöz, tansiyon ve karaciğer yağlanması sorunlarıyla Çölyak ve Haşimato hastalıklarının yanı sıra huzursuz bacak sendromu, uyku apnesi ve gut hastalığı hakkında bilgi verdi.

Haşimato sadece bir tiroid hastalığı değil
Haşimato’nun sadece bir tiroid hastalığı olmadığını belirten Doç. Dr. Hatice Karagöz, “Türk toplumunda çok sık görülen bir hastalıktır. Haşimato hastalığı tek başına görülebileceği gibi vitiligo ve tip 1 diyabet gibi otoimmün hastalıkları ile birliktelik gösterebilir. Bu sorun için vücuttaki iyot düzeyine bakılmalı ve selenyum desteği kesinlikle yapılmadır. Çünkü selenyumu çoğu zaman besinlerden doğal yollarla alamıyoruz” diye konuştu.

Safra kesesinde taş olmadan da iltihap olabilir
Doç. Dr. Hatice Karagöz, safra kesesi taş hastalığı ile ilgili sorularını cevapladı. Safra kesesi taşlarının kilolu ve beyaz tenli kadınlarda daha sık görüldüğünü vurgulayan Karagöz, “Bazen safra kesesinde taş ve çamur olmadan da safra kesesi iltihaplanabilmektedir. Ameliyatla safra kesesi alındıktan sonra akut dönemde yağlı ve karbonhidratlı gıdalar yenilmesi bazı hastaları rahatsız edebilmektedir. Bazen 1 yıl süren bu yeni duruma vücudun uyum sağlaması zaman alacaktır” dedi.

Vücuttaki demir ve B12 vitamin düzeyine bakılmalı
Huzursuz bacak sendromu ile ilgili bir soruyu da cevaplayan Karagöz, şu bilgileri verdi:
“Huzursuz bacak sendromu varsa vücuttaki demir düzeyine bakılması gerekmektedir. Düzey düşükse takviye verilmelidir. Bu sorunun çözümü için B12 düzeyi de önemlidir. B12’nin vücutta yüksek olması gerekir. Takviyelere rağmen hastalığın semptomları devam ediyorsa kesinlikle ilaç tedavisine geçilmelidir. Toplumda birçok kadının yaşam konforu bu hastalık nedeniyle bozulmaktadır.”