ERÜ’de öğrenciler Meliha’nın öldürüldüğü yere karanfil bıraktı
Erciyes Üniversitesi’nde (ERÜ) bir araya gelen öğrenciler dün boşandığı eşi tarafından öldürülen Meliha Keskin’in öldürüldüğü yere karanfil bıraktı.
Dün meydana gelen olayda; ERÜ Edebiyat Fakültesi Halk Bilimi öğrencisi ve 3 çocuk annesi Meliha Keskin., fakülte önünde eski eşi F.K. ile karşılaştı. İkili arasında başlayan tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine F.K., pompalı tüfekle Keskin’e okul önünde ateş etti. Talihsiz kadın göğsüne isabet eden kurşunlarla ağır yaralanırken, şüpheli F.K. da olayın ardından yol kenarına park ettiği 50 ACL 488 plakasına binerek yola çıktı. Bu sırada etraftaki öğrencilerin çığlıklarını duyan kampüsteki trafik ekibi, kendilerine doğru gelen aracı durdurdu. Katil zanlısı F.K.’yı kaçmadan yakalayan ekipler, şüpheliyi gözaltına aldı. Olayın ardından ambulansla Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi acil servisine kaldırılan Meliha K., burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Olay yerinde geniş güvenlik önlemi alan polis ekipleri de inceleme yaptı.
Öğrenciler Meliha’nın öldürüldüğü yere karanfil bıraktı
Bugün ERÜ Edebiyat Fakültesi önünde buluşan öğrenciler, kadın cinayetlere karşı slogan atarak, döviz açtı. Meliha Keskin’in öldürüldüğü yere karanfil bırakan öğrenciler, oturma eylemi yaptı. Öğrenciler adına konuşan Felsefe Bölümü öğrencisi Doğuş Çoban, "Burada bir öğrencimiz canice katledildi. Hepimizin yüreğini yakan bir acı için toplandık. Fakültemiz içerisinde arkadaşımız Meliha Keskin vahşice katledildi. Bir kez daha bir kadın yaşama hakkından mahrum bırakıldı. Bir kez daha bir genç, hayalleriyle beraber aramızdan koparıldı. Bugün sadece Meliha için burada değiliz; yaşamı elinden alınan, adı manşetlerde sayı olarak geçen tüm kadınlar için buradayız. Özgecan, Ceren, Pınar, Şule, Emine, İkbal, Ayşenur ve Ahmet için; adını duyamadığımız, sessizce yok edilen nice kadınlar için buradayız. Bizler susturulan her sesin yankısı, her hayatın tanığıyız. Bu eylem bir siyaset değil, vicdan çağrısıdır. Hiçbir düşünce, hiçbir inanç, hiçbir bahane bir insanın yaşama hakkını elinden almaya gerekçe olamaz. Kadınlar öldürülüyor; evlerinde, sokaklarda, hatta kampüslerde korkarak yürümek, endişeyle yaşamak zorunda kalıyoruz. Biz artık korkmak istemiyoruz. Biz bu düzeni kabul etmiyoruz. Biz bir kişi daha eksilmesin diye buradayız. Buradan hep birlikte haykırıyoruz: Bir kadın daha eksilmesin, bir hayat daha yarım kalmasın" ifadelerini kullandı.