Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Kayseri Milletvekili İsmail Özdemir, CHP’li İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’a tepki göstererek, "Vahim durumdalar" dedi.
MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, Pınarbaşı’nda sandık görevlileri ile bir araya geldiği toplantıda konuştu. 31 Mart 2024 Mahalli İdareler seçimleri hakkında gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Özdemir, CHP’li İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediyeleri’nin içler acısı bir durumda olduğunu belirterek değişim çağrısı yaptı.
Özdemir, önemli bir seçime daha gidildiğini söyleyerek, "Rahmetli başbuğumuzun memleketi olan Pınarbaşı’nın şehremini Sayın Menduh Uzunluoğlu beyefendinin söylemiş olduğu sözlerle beraber ben de burada sizlerle beraber olmaktan ötürü son derece mutlu ve mesut olduğumu ifade etmek istiyorum. Allah hiçbirinizin yokluğunu göstermesin. Ne zaman buraya gelsek her vakit bizi ilgiyle, sevgiyle, saygıyla bağrınıza basıyorsunuz. Rabbim inşallah her birinize ayrı ayrı ve topyekûn Pınarbaşı’na layık olmayı da bizlere nasip etsin diyorum. Burada AK Parti’nin ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin çok saygıdeğer sandık görevlileri olarak 31 Mart günü çok önemli ve tarihi bir vazifeyi ifade edeceksiniz. Cenab-ı Allah’tan sizlere her şeyden evvel üstün muvaffakiyetler temenni ediyorum. Bu kapsamda aziz milletimizin ve çok saygıdeğer Pınarbaşı’nda hemşehrilerimizin demokratik iradelerinin tecellisi olan sandıklardaki oylarının sizler nazarında müşahede edilmesi ve bu oylara sahip çıkılması çok büyük önem taşıyor. Nasıl ki bir çivi bir nalı, bir nal bir atı, bir at bir komutanı ve bir komutan bir ülkeyi kurtarır şiarıyla bu zamana kadar Türk devlet anlayışı ve toplumsal yapımız binlerce yıldan bu yana süre geldiyse sizler de böylesine tarihi bir misyonu ifa etmek üzere inşallah sorumluluk üstleneceksiniz. Bizim her birimize güvenimiz tamdır. Ama her şeyden önce saygıdeğer Pınarbaşı’yla hemşerilerimizin iradelerinin sağlıklı bir biçimde neticelenmesi, tespiti ve bunların tutanakları işlenmesi çok büyük önem taşıyor. Bu kapsamda da hepinize başarılar diliyorum. Önemli bir seçimlere daha gitmek üzereyiz ve gidiyoruz. Artık bir haftadan çok daha az bir süre kaldı" dedi.
“İstanbul’un hali içler acısı”
CHP’nin ve adaylarının Türk milletine ve Türkiye’ye uzak olduğunu gösterdiklerini söyleyen Özdemir, "İnşallah Pınarbaşı’nda yine Pınarbaşıyla hemşerilerimizin iradesiyle beraber burada Pınarbaşı’nın kendisine sahip çıkacağını, öz evladına sahip çıkacağını ve inşallah iradesinin yine Cumhur İttifakı olacağını ve 3 hilali Pınarbaşı’ndan dalgalandıracağını bizler biliyoruz ve eminiz. Bu kapsamda şimdiden ben Pınarbaşılı hemşehrilerimize teşekkür ediyorum. Son özellikle bir haftadan bu yana bilhassa Cumhuriyet Halk Partisi’nin ve Cumhuriyet Halk Partisi’nin bazı adaylarının son derece rezil ifadelerle Türk milletine ve Türkiye’ye karşı ne kadar uzak olduğunu gösterdikleri bir dönem yaşıyoruz. İstanbul’da nelerin olduğu hepimizin malum. Beş yılı heba olmuş dünyanın en büyük Türk İslam şehri ve Fatih’in emaneti olan İstanbul’da milletimizden aldığı emaneti layıkıyla yerine getiremeyen bir belediye başkanı gerçeği karşımızda vardı. Ve bu belediye başkanı İstanbul’a hizmet edip Türklüğün en büyük şehrini daha ileri bir seviyeye taşıyacağı yerde vaktinin büyük bir çoğunluğunu tatillerde ya denize girerek ya da kayak yaparak geçirmekte. İstanbul kara teslim oldu. İstanbullular, karla boğuşurken bu şahıs, yabancı büyükelçiler ile pahalı restoranlarda yemek yemeyi tercih etti. Bir bakıma İstanbul’u kaderine terk etti. Şimdi ise seçim sathına girdiğimiz bu süreçte algı oyunları ile belediyenin bütün imkanlarını Türkiye’nin en büyük riskleri arasında yer alan deprem gerçeğini yok sayarak İstanbul’u depreme hazırlamak yerine İstanbul’un ulaşım sorununu çözmek yerine sadece kendi tanıtımını, yapmadığı işlerle beraber atmadığı temel atma törenlerinin tanıtımını yapmakla vakit harcıyor" ifadelerini kullandı.
“Ankara vahim durumda”
Ankara’nın daha vahim halde olduğunu söyleyen İsmail Özdemir, "Ankara deseniz emin olun daha vahim bir halde. Vazifemiz itibariyle Ankara’da yaşıyoruz ama eminim ki hepiniz sizler de zaman zaman Ankara’ya gidip geliyorsunuz ve Ankara’nın halini görüyorsunuz. Çok bir şey söylemeye gerek yok. Refüjün ortasındaki yolların ortasında bulunan ağaçların, çiçeklerin, bitkilerin dahi kurutulduğu bir belediyecilik anlayışıyla Ankara’da ne yazık ki 5 yılını heba etmiştir. Ve diğer büyük şehirlerde bilhassa Cumhuriyet Halk Partisi tarafından temsil edilen büyük şehirlerde ne yazık ki aynı sıkıntılar baş göstermiştir. Ama bunlar arasında iki tanesi var ki son derece rezil bir ifadeyle, rezil bir tavırla bugün hepimizin karşısında bulunuyor. Bunlardan ilki Mersin Büyükşehir Belediyesi. Eminim hepiniz görmüşsünüzdür. Mersin Büyükşehir Belediyesi biliyorsunuz kanuni olarak Türkiye’de bulunan her hususi yahut resmi aracın plakasının başında TR ibaresi yer alır. Ve bu TR ibaresinin siyah boyalarla silindiğini bizler görüyoruz. Niye? Çünkü oradaki terör örgütünün yandaşları rahatsız olmasınlar diye. Çünkü Mersin’i temsil eden bu zihniyetin kendisini terör örgütüne ne derecede borçlu hissettiğini göstermesinin bir yansıması olarak bunu yaptığını bizler gözlemliyoruz. Peki mesele sadece Mersin’de mi sınırlı kaldı? Hayır. Mersin’in hemen yanı başındaki bir başka büyükşehir ilimiz olan Adana’da da Adana Büyükşehir Belediye Başkanı’nın son derece rezil ifadelerle Milliyetçi Ülkücü Hareket uğruna Türk milleti uğruna vatanımın ha ekmeğini yemişim ha uğruna kurşun diyerek Türkiye’ye diz çöktürmek isteyenlere karşı aşılmaz set olmuş çok saygıdeğer Tayyip Erdoğan abilerimize yönelik sergilemiş olduğu rezil ifadelerde hepimizin malumu olmuştur. Bu şahsa göre taş medreseliler kendisinin kardeşi olamazmış. Zaten seninle kardeş olmak isteyen yok. Size yakışan PKK terör örgütünün uzantılarıyla beraber olmaktır. Onlarla yol yürümektir. Bu şerefsizlerle aynı çuvala yürümektir. Ve bu zamana kadar da yaptığımız zaten buydu. Birisine bakıyorsunuz İstanbul’un bazı ilçelerini bu terör örgütünün uzantılarını veriyor. Birisine bakıyorsunuz Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı ’Apo Bey’ diyerek İmralı’ya selam çakıyor. Bir başkasına bakıyorsunuz Mersin’e. Arabaların plakalarındaki TR yani Türkiye ibaresiz katile selam gönderiyor. Adana Büyükşehir Belediye Başkanı denen zat da kalkıyor, bizim taş medreseli insanlarımıza laf söyleme cüretinde bulunuyor" dedi.