AFAD Başkanlığı tarafından Kayseri’de akredite edilen tek dernek olan Türkuaz Arama ve Kurtarma Derneği’nin Operasyon Sorumlusu Deniz Temel, havanın ısınmasıyla birlikte meydana gelebilecek boğulma vakalarına karşı vatandaşları uyardı. Temel; "Yapılması gereken en doğru şey; suyu bilmiyorsanız ve güvenlik ekipmanlarınız yoksa suya girmemektir" dedi.
Kayseri’de, sualtı ve akarsu arama kurtarma operasyonlarına katılan ve AFAD Başkanlığı tarafından akredite edilen Türkuaz Arama Kurtarma Derneği Operasyon Sorumlusu Deniz Temel, iki alanda faaliyet gösteren Türkiye’de tek örnek olduklarını söyledi. Temel, "Derneğimiz, 1996 yılında kurulmuş bir dernektir. Özellikle sualtı ve akarsu arama kurtarma alanında uzmanlaşmış bir dernektir. Derneğimiz; geçen yıl itibariyle de AFAD Başkanlığı’nın planlamış olduğu STK’larda akredite edilmiş dernek olarak Türkiye’nin 8. derneği olarak bu başarıyı elde ettik. Kayseri’de tekiz, aslına bakarsanız akarsu ve sualtı olarak ikisini birlikte yapan Türkiye’de tek derneğiz. Şuanda 32 kişilik bir ekibimiz, 12 kişilik çekirdek grubumuz var. Bu çekirdek grup bütün operasyon faaliyetlerinde bulunmaktadır" dedi.
Havaların ısınmasıyla birlikte meydana gelebilecek boğulmalara karşı vatandaşları uyaran Temel, "Malum pandemi sürecini yaşadık, evlerde bir süre kapalı kaldık. Mesire alanları, piknik alanları kapalıydı. İnsanlar dışarıya çıkamadılar. Kış bu sene biraz daha geç geldi. Havaların ısınmasıyla birlikte insanlar artık piknik alanlarına gidiyorlar, daha serin yerlere, balık tutmak için ırmaklara, göletlere gidiyorlar. Bu da doğal olarak yine boğulmaları getirecek. Kayseri’de yılda ortalama 15 boğulma sayımız var. Irmakların ve göletlerin kenarlarında ’Suya girmek tehlikeli ve yasaktır’ diye yazar her zaman. Ama bu uyarıları insanlarımız dinlemiyor., kötü sonuçlarla karşılaşıyoruz" ifadelerini kullandı.
"Güvenlik ekipmanlarınız yoksa suya girmeyin"
Kentteki suların kaldırma kuvveti olmadığını ve bu yüzden riskli olduğunun altını çizen Deniz Temel, "Kayseri’deki sular ’kapalı su’ dediğimiz kaldırma kuvveti olmayan sulardır. Buradaki sularda yüzmeye geldiği zaman insanlar hareketi bırakınca çökme başlar. Çökme başladığı zaman insanlar boğulacağı paniğiyle kendi sonlarını hazırlamış oluyorlar. Burada yapılması gereken en doğru şey; suyu bilmiyorsanız ve güvenlik ekipmanlarınız yoksa suya girmemektir. Bir balık tutmaya giden insan o kadar kaliteli malzeme alıyor, ama bir yüzdürücü veya can yeleği almayı düşünemiyorlar. Bunlar da üzerlerinde olmadığından dolayı suya düştüklerinde ya hipotermi ya da boğulma tehlikesiyle karşı karşıya kalıyorlar" şeklinde konuştu.